Economy

Portföy Çeşitlendirme

Portföy kelimesi Fransızca “porte” taşımak ve “feuille” kâğıt sözcüklerinin birleşmesiyle oluşmuş, evrak taşımaya yarayan araç anlamına gelmektedir. Finans dünyasında ise bu kelime; hisse senedi, tahvil, bono ve yabancı paralar başta olmak üzere çeşitli mali varlıkların gruplandırılmasını ifade eden bir kavrama dönüşmüştür. 

Herkesin portföy vade yapısı ve risk-geriri tercihi farklı olduğu için oluşturulacak bir portföye dahil edilecek enstrümanların niteliği ya da bunların portföyde hangi oranlarla yer alması gerektiği konusunda standart bir değer, ideal bir yaklaşım yoktur. 

Tüm birikimini ve enerjisini tek bir şirkete kanalize ederek bir ömür boyu bunu koruyanlar arasında milyarder olanlar olduğu gibi (Apple, Amazon vb.) her şeyini kaybedenlere (Enron, Lehman Brothers vb.) sayısız örnek verilebilir.

Madalyonun diğer yüzünde ise varlıklarını çeşitli enstrümanlar arasında dağıtarak riskleri azaltırken getiri olanaklarını da arttırmayı hedefleyen sepet oluşturma tekniği bulunmaktadır. ‘Tüm yumurtaları aynı sepete koymamak’ şeklinde kabul gören uygulamada varlıkları çeşitlendirmek esastır. Ancak bunu yaparken kontrol edilemeyecek sayıda sektör ve hisse ile farklı piyasa araçlarını yönetmeye çalıştığı için odak noktasını kaybeden yatırımcılar yanında az ama benzer iş kollarına yoğunlaştığı için çeşitlendirmeyi tam anlayamayıp istenen performansa ulaşamayan bir çok yatırımcı bulunmakadır. Aynı yaklaşımı benimseyip başarılı olanların durumu ise şans değil, yönetim becerisidir. Çünkü bu kişiler dağıtımı, bildikleri sektörlerle sınırlamış ya da risk çeşitlendirmesinde inceliklere dikkat etmişlerdir.

Sadece yukarıdaki örnekler bile portföy yönetimi işinin dışardan görüldüğü kadar kolay olmadığını ortaya koymaktadır. Bu incelikleri kazanmanın temel şartları ise; ekonomi, ekonometri ve finans alanlarında kapsamlı bilgi birikimi ve deneyim yanında tarih, psikoloji ve sosyoloji gibi insanın ön planda olduğu alanlarda da yeterli bir anlayış edinilmesin geçmektedir. Zaten davranışsal finans konusunun bir süredir en popüler alan olması da bu yüzdendir.

Ben de kendi adıma mevcut yeteneklerimi geliştirerek her gün biraz daha fazlasını öğrenmeye çalışıyorum. Ancak ne kadar rasyonel olsak ve bir sistem izlesek de geride bıraktığımız günler kısa vadede herhangi bir aracın tam bir koruma sağlamaya yetmediğini göstermiştir. Yine de doğru olduğuna inandığım şey, iyi çeşitlendirilmiş bir portföyün ve esnek hareket kabiliyeti ile doğru zamanda yapılan müdahalelerin portföy yönetiminde optimizasyon sağladığıdır. Buradaki iyi, esnek ve doğru gibi subjektif kavramlarla belirttiğim optimizasyonu da başka bir yazıya bırakmakta fayda var. Bu noktadan sonra, teorik anlatıma biraz da kendi portföyümün uygulamadaki hâli üzerinden giderek derinlik kazandırabiliriz. 

Daha önceki Piyasa Analizleri ve Beklentiler yazımda, yönetmekte olduğum kişisel portföyümün 01 Ocak 2020 ve 28 Şubat 2020 tarihlerindeki durumlarını paylaşmıştım. Aradan geçen kısa sürede yaşanan büyük değişiklikler ve kademeli alımlarla portföyün yapısında da değişiklikler oldu. Yukarıdaki grafikte yılbaşına göre değişim yer almaktadır. Son işlem günü olan 13 Mart 2020 itibarıyla hisse senetlerine ait kırılım ise işlem yürüttüğüm üç ülke bazında aşağıdaki gibi şekillenmiştir.

Görüldüğü gibi piyasalar, ülkeler ve de sektörler bazında farklı, ancak tanıdığım iş kollarına yatırımlarda bulunmak suretiyle risklerimi dağıtarak azaltmayı kendi adıma uygun bir strateji olarak değerlendirdim. Fiyatların çok uygun olması düşüşün bittiği anlamına gelmemektedir. O yüzden etkin bir sistem ve kontrollü bir yönetimin gerekli olduğu çalkantılı süreç devam ederken dikkatli kararlar almaya ihtiyaç duyulmaktadır.

Herkesin risk-getiri beklentisinin, alış maliyetlerinin ve hisse senetlerini taşımayı düşündüğü vadenin farklı olacağını belirterek portföyümdeki hisselerin yatırım tavsiyesi olmadığını, yukarıdaki içerik ve/veya oranların ilk işlem saatinde değişebileceğini; bu tür hizmetleri aracı kurumunuz veya yetkili danışmanınızdan almanız gerektiğini vurgular; içerikteki bilgilerin portföy çeşitlendirmenin nasıl yapılması gerektiği üzerine temel bazı kavramları örneklemek için sunulduğunu özellikle ifade etmek isterim.

Şirket seçiminde temel ve teknik analiz yöntemlerinin nasıl kullanılacağına dair detaylı bir uygulama için de daha önce yine eğitim amacıyla yapmış olduğum MGROS Şirket Analizine bakabilirsiniz. 

Kazançlı yatırımlar dilerim.

Ergun UNUTMAZ, 15.03.2020


Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *