Piyasa Analizleri ve Beklentiler 26
Ekim 2021
Eylül ayında öne çıkan gelişmeleri ve seçilmiş haber özetlerini Ekonomi Politika Strateji başlıklı yazımda kaleme almıştım. Bu yazıda da söz konusu gelişmelerin Piyasa Analizleri ve Beklentiler raporu ile hem fiyatlamalardaki yansımalarına hem de Ekim ayında izleyebileceğim stratejilere değineceğim. Ancak takvimin yoğunluğu ve diğer programlar nedeniyle bu ay çok sınırlı sayıda işlem açacağım ve zaten ayın üçte biri geçtiğinden durumun anlaşılır olduğunu düşünüyorum.
Şimdiden herkese başarılı işlemler dilerim.
1 – Seçilmiş Borsa Endekslerinin Performansı
30 Aralık 2019 tarihli kapanışların 100 olarak baz alındığı 30 Eylül 2021 kapanış tarihi son veri olmak üzere altı farklı endeksin performansları aşağıdaki grafikte gösterilmektedir. Nasdaq Endeksi (mavi çizgi) inceleme döneminde sadece en iyi performansı gösteren endeks olmakla kalmamış, açık ara gruptan ayrılmaya devam etmektedir. İncelemeye 104,58 değeriyle başlayan endeks, dönemi 193,02 değeriyle kapatmıştır. Böylece yükseliş, Eylül ayındaki düşüşe rağmen, yine de baz döneme göre yüzde 84,57 oranıyla oldukça tatmin edicidir. İkinci sırada S&P 500 Endeksi (mor çizgi) yüzde 33,72 oranında bir artışla yine başarılı bir performansa karşılık gelmektedir. Dow Jones Industrial Endeksi (gri çizgi) üçüncü sıradadır ve standardize edilmiş endeks değeri 118,91’dir. Her üç endeks de ABD içindir ve bunları takip eden endeksler ve performanslar şöyledir: BIST 100 Endeksi (turkuaz çizgi: 122,56), DAX Endeksi (kırmızı çizgi: 115,18) ve Nikkei 225 Endeksi (sarı çizgi: 124,50).
Burada önemli bir nokta, ilk üç endeksin ABD için ve dolar bazında olmasıdır. Diğer endeksler ulusal para birimiyle hesaplandığı için yanıltıcı olabilmektedir. Mesela 30 Aralık 2020 tarihinde BIST 100′ün Nasdaq Endeksinden daha iyi performans gösterdiği düşünülebilir. Oysa bu dönemde Türk lirası değer kaybettiyse durum farklı olabileceği gibi değer kazandıysa da grafik performansı tam yansıtmayabilir. Daha önceki yazılarımda bu durumu kendi pozisyonlarım için açıklamıştım. Tüm bu piyasalarda yatırımları olan bir kişi olarak kur riskinin getiriler üzerindeki etkiyi de izlemem gerekiyor. O yüzden bir de aynı verilere, dolar bazında ve yine baz dönemi sabit tutarak bakalım.
Görüldüğü üzere, Eylül ayında Nikkei Endeksi (sarı çizgi) hariç tüm borsalarda düşüş görülmektedir. Endeks değeri 121,81’e yükselerek DJI Endeksi (gri çizgi 119,06) üzerinde bir konuma geçmektedir. En dikkat çekici ayrışma ise BIST 100 Endeksindedir (turkuaz çizgi). Türk lirasının dolar karşısındaki değer kaybı endeksin dolar bazında 82,04 değeriyle sonlanmasına neden olmuştur. Geçen ayki 91,84 değeriyle ulaşılan kazanımların tekrar geri verildiği görülmektedir. Başka bir deyişle 6 endeksin her birine 30 Aralık 2019 tarihli kapanış seviyesinden 100’er dolarlık yatırım yapsaydınız 31 Eylül 2021 tarihinde BIST 100 Endeksindeki yatırımınız 82 dolar 4 sent seviyesine gerilemiş olacaktı ve bu da ciddi bir zarar ettiğiniz anlamına gelecekti. Yani yukarıda yer alan yüzde 22,56’lik performans artışı aslında yanıltıcıdır, büyük bir illüzyondur. En azından yurt dışından Türkiye’ye sermaye getirenler bu dönemde dolar bazında endeksten daha iyi bir performans yakalayamadılarsa, dolar bazında zarardadırlar.
Peki dolar bazında uzun dönemde zararda olduğu hâlde yatırımcı neden gelmektedir? Aslında bunun birçok sebebi var. İlk olarak yatırım amacıyla uzun vadeli gelen profesyoneller, kısa dönemdeki dalgalanmaları tolere edebilmekte ya da finansal korunma yöntemleriyle kayıpları sınırlandırabilmektedir. İkinci olarak bu tür hesaplamaları yapmayan ve sanal olarak getiri elde ettiğini düşünen, daha çok duygusal yaklaşan bir grup vardır ki bunları profesyonel olarak nitelendiremiyorum. Üçüncü olaraksa son grafiğe yansıyan ve yatırımcı değil, ancak alım satım üzerinden işlem yapan spekülatif bir grup vardır. Zaten Türkiye’nin kredi notunun yatırım yapılabilir seviyenin altında olması ve spekülatif karakteri de bu grafikteki sonuçlarla uyumludur.
Grafikte, seçilmiş endekslerin bir önceki aya göre dolar bazında getiri performansları yer almaktadır. Bu kapsamda Nikkei Endeksi‘nin yukarda bahsettiğim pozitif ayrışması tek istisnadır ve bunun nedenlerini de Ekonomi Politika Strateji raporumda belirttiğim seçimlerle ilişkilendirmek gerekir. Yüzde 3,64’lük getiri gerçi bu satırları yazdığım Ekim ayının ilk haftası kapsamında geri verilmiştir. BIST 100 Endeksine gelirsek yine net bir negatif ayrışma görmekteyiz. Eksi yüzde 10,66’lık kayıp oldukça sıkıntı vericidir. Bunda Türk lirasının aşırı bir şekilde değer kaybetmesinin de etkisi vardır. Eylül ayının en kötü performansı da böylece BIST 100 Endeksine aittir.
2 – Seçilmiş Döviz Kurları
Döviz kurlarının yatırımlara etkisini BIST 100’ün Eylül ayı performansında net olarak gördük. Konuya bir de ABD doları ve DXY Endeksini oluşturan diğer önemli para birimleri açısından bakalım.
Yukarıdaki grafik bize DXY Endeksinin (yeşil çizgi) 2020’nin başlarında bir değer artışı yaşasa da genel olarak düşüş yönünde hareket ettiğini göstermektedir. 30 Aralık 2019 tarihi şeklinde baz alınan döneme göre, 30 Eylül 2021 tarihinde Endeks 97,42 değeriyle yüzde 2,6’ya yakın bir değer kaybına uğramıştır. Doların diğer para birimleri karşısındaki bu düşüşü başta Avro olmak üzere diğer para birimlerine doğal olarak değer artışı şeklinde yansımıştır. Hatta Japon Yeni ve Türk lirası hariç diğer para birimleri yüzde 3’e yakın değer artışı göstermiştir. EURUSD yüzde 3,37 ve GBPUSD yüzde 2,74 değer artışı yaşarken CADUSD yüzde 3,10’lık bir performans göstermiştir. TRYUSD ise 5,9470 seviyesinde 8,8836 seviyesine gelerek yüzde 40 seviyesine yaklaşan bir değer kaybı yaratmıştır. Bu da neden borsadaki kazançların aslında yanıltıcı olduğunu, enflasyonu düşünmesek bile yurt dışındaki yatırımcılar için kur nedeniyle reel kayıplar oluşabildiğini açıklamaktadır.
İkinci grafikteyse para birimlerinin aylık getirileri yer almaktadır. Türk lirası yine yüksek oynaklık ile işin uzmanları için yüksek getiri potansiyeli sunarken deneyimli olmayan kişiler için özellikle de kaldıraçlı işlemlerde yüksek risklere dikkat çekmektedir. Altı para biriminin uzun dönem ortanca değeri sıfır‘a yakınsarken Eylül ayı için en düşük değer eksi yüzde 6,49 şeklinde Türk lirasında gerçekleşmiştir. Tarihi olarak en yüksek ve en düşük değerler dolara karşı Türk lirasına ait olup sırasıyla yüzde 7,05 ve eksi yüzde 10,07’dir.
3 – Değerli Metaller
Altın (XAUUSD)
Geçen ay Altın için kısa ve orta vadeli bir bakış açısı izleyerek aşağıdaki grafiği hazırlamış ve önemli olarak C, D ve E noktalarının pozisyonlarım için belirleyici olacağını yazmıştım. Neredeyse çok başarılı bir oyun planı ile 1.860 yerine 1.830 (C noktası için) seviyesi ve alt tarafta da 1.793 (D noktasında) seviyesinde tutunamayarak E noktasına bir hareket izledik. 1.680 yerine 1.720 seviyesi kullanıldığından ve genel plan bozulmadığından grafiği güncellemedim, aynen uygulamaya devam edeceğim.
4 – Petrol ve Emtia
Brent türü petrol (USDBRO)
Petrol cephesinde ise 78 dolar seviyesinin Brent türü petrol için geçilmesi zor bir seviye olacağı kanaatindeydim, ancak 83,40 seviyesine kadar gerçekleşen fiyat gelişmesi bir sürpriz oldu. Çin tarafındaki PMI Endeksindeki gerileme düşüncemi desteklediğinde geçen ayki oyun planıma ve grafiğe sadık kalacağım.
5 – Sonuç
Her ne kadar ekonomi ve finans asıl işim olsa da çeviriler, yazılar ve biriken okumalar, analizler derken bir süredir kısa zaman periyotlarında alım satım işlemlerini sınırlı sayıda tutuyordum. Eylül ve ekim ayında oynaklığın artabileceğini düşündüğümü belirtmiştim ve uykudan vakit çalarak finansal riskleri ve doğal olarak bunun diğer yüzü olan fırsatları değerlendirmeye devam edeceğim.
Altın, petrol ve kahve gibi ürünler üzerine işlemler herkese uygun olmayan, kaldıraç kullanımı nedeniyle risklerin daha yüksek olduğu bir alandır. Risk/getiri beklentisi ve makroekonomik gelişmelere ilişkin projeksiyonlar herkes için farklıdır. Ben hedef ya da fiyat belirtmeksizin bu yazılarda geçmiş fiyat ve getiri hareketlerini ortaya koyarak kendime arşiv oluşturuyor, ara sıra da tekrar bu sayfaya dönüp dersler çıkarıyorum. Giriş kısmındaki notlar ve yazıların da sizlere katkı sağlamış olduğunu ümit ederek yatırımlarınızda başarılar, bol kazançlar dilerim.
İyi bir Ekim ayı olsun.
Ergun UNUTMAZ, 09.10.2021
UYARI
Uzun vadeli portföyüme ek olarak döngüsel trendlere uygun olduğunu düşündüğüm orta vadeli ve alım-satıma yönelik olarak da kısa vadeli portföyüm için yaptığım öngörüler sadece kendime notlar olup herkes için uygun değildir. Buradaki fikirler tamamen benim portföy maliyet yapıma ve risk-getiri beklentilerime göre şekillenmektedir. Yatırım kararlarınız için lütfen yetkili yatırım danışmanınıza başvurun ya da kendi durumunuza uygun tercihlerde bulunun.
Herkes aynı resme bakıp farklı yorumlar çıkarabilir, o yüzden başkalarının sözleri veya planları ile zor kazanılan birikimlerinizi riske atmayınız. Yatırım işi ciddi bir altyapı, birikim ve tecrübe gerektirmekte olup piyasalardaki değerler önceden bilinemez.