Book Reviews

Psiko Analist

John KATZENBACH [1]

Gerilim kategorisi içinde değerlendirilebilecek olan bu eser sürükleyici anlatım tarzı ve betimlemelerdeki gücü ile ara vermeden bitirilmek istenilecek kitaplardan. Bir psikanalistin başına gelen olaylar zinciri üzerine kurgulanan yapı, doğası gereği kişilik tasvirlerine ve tedavide psikanalizin etkisine sıkça göndermede bulunuyor. Bu da anlatımı tutarlı ve canlı kılıyor.

 

Psikoanalist

Olaylar zinciri Doktor Frederick Starks, (Ricky)’ nin 53. doğum gününde “Ölümünün ilk gününe hoş geldin.” satırları ile başlayan bir mektup alması ile gelişiyor. Rumplestiltskin, (Bay R.) imzalı bu mektup Ricky’nin geçmişinde yaptığı bir hata için ödenmesi gereken bir bedeli talep etmektedir. On beş gün içerisinde ödenmesi gereken bedel ise ya Ricky’nin intihar etmesi ya da bu süre sonunda Bay R. tarafından akrabalarından birisinin öldürülmesine göz yummasıdır.

Doktor Starks’ın eylemleri kendi hayatına verdiği değer, yakın çevresini koruma güdüsü ve hastalarına karşı duyduğu mesleki sorumluluk ve gerçekten böyle bir hata yaptı ise karşılaşacağı vicdan azabı çerçevesinde şekillenmektedir. Bu mektup sayesinde Doktor Starks hem kendi yaşamını gözden geçirmek hem de geçmişindeki hastalardan kime ve ne şekilde zarar verdiğini bulma fırsatı elde etmiştir. Ancak on beş gün içerisinde bu sorulara cevap bulup bulamayacağı ya da cevap bulsa bile olanları değiştirip değiştiremeyeceği belirsizdir. Diğer taraftan intikam arzusu ile beslenen ve asimetrik bilgilerle donatılmış olan Bay R.’nin talebi açık ve net bir ölümdür.

Hedefine ulaşmak konusunda kararlı bir psikopat tarafından ekonomik, sosyal, mesleki ve aile hayatınızın bir anda nasıl alt üst edilebileceği fikri rahatsız edici olsa da imkansız değil. Hatta günümüz teknolojisi ve kişisel bilgilerin erişime açık olması hemen hemen herkesin bir komplo ile benzer şeyler yaşayabileceğini riskini içeriyor. Bu nedenle de eser, okuyucunun yer yer olay kahramanı ile bütünleşmesini de sağlıyor.

Benim bu kitaptan not ettiğim kişisel alıntılar ise şunlar:

Betimlemeler

  • Bir paraşütçü askerin, bilinmeyen düşman topraklarına atlayışı gibi Ricky kendisini kapıyı açıp dışarı çıkmaya zorladı. Öne doğru bir adım atmak adeta acı veriyordu (s.231).
  • Kapıdan uzaklaşıp dairesini incelemeye koyuldu. Geceye neredeyse yenik düşen, girişteki tek ve cılız tepe ışığı, bekleme salonunun köşelerine garip ve güçsüz gölgeler saçıyordu.
  • Yeni evler bir manzarası olması için tasarlanırken, Ricky’nin evi farklıydı. … Ev, güzel bir manzarasından ziyade, kurulmuş olduğu toprağın tarihi bağlantılarından huzur ve yalnızlık bahşediyordu (s. 267).

Sözler

  • Suçlamalar ve tekzipler, ki benim deneyimlerime göre itirazlar suçlamalarla aynı etkiyi yaratmıyor, öyle değil mi? İnsanların aklında kalan itirazlar olmuyor, değil mi? (s. 102).
  • Psikanaliz bir şey öğretirdi: Hiçbir şey asla boşluktan oluşmaz. Her kötü eylemin her türlü yankıları oluşabilir.
  • Eskiden olduğum kişi şu anda olduğum kişi değil ve şu anda olduğum kişi olabileceğim kişi değil (s. 416).

Ergun UNUTMAZ, 21/07/2012


[1] The Analyst , 2002, Koridor Yayıncılık, İstanbul (Çeviri: İpek İBİK).