Economy

Yatırım Psikolojisi – Contango

Portföyüm için ikinci çeyrek değerlendirmesini yaptığımda biri Wirecard diğeri Contango durumu nedeniyle söz konusu dönemde iki kalemde ilginç zararlar ile karşılaştığımı ve buradan çıkarılacak dersler olduğunu belirtmiştim. Wirecard tecrübesi, her ne kadar tüm doğruları yapsanız da beklenmedik sebeplerden dolayı kayıpların başınıza gelebileceği gerçeğini fark etmek adına yatırım işine yeni başlayanlar için önemli bir örnek, benim içinse can sıkıcı bir zarar olarak kayıtlara geçti. Bugün anlatacağım sıra dışı diğer olay da vakit ayırıp okumanıza değecektir. Bu yazımda öncelikle contangonun ne olduğunu açıklayıp sonra Brent petrolde Nisan ayında gerçekleştirdiğim işlemlere yer vereceğim, ama başlamadan kısa bir not:

Öğrencilik zamanlarımda dört yanlışın bir doğruyu götürdüğü sınavlardan hoşlanmazdım, ama gerçek hayatta bazen başkalarının yanlışları da sizin doğrularınızı silebiliyor işte. Bunu da kayıplara bahane olarak değil, bu riskler baştan bilinse de piyasaların sonraki hareketlerinin önceden bilinemez olduğu ve mantık dışı hareket edebileceği olgusuna dikkat çekmek için söylüyorum.



Photo by: Zybnek Burival

Contango Nedir?

Günümüzde neredeyse yatırım araçlarının çoğu için spot piyasadaki işlemler yanında bunları dayanak göstererek bu varlıkların gelecekteki fiyatlarına ilişkin olarak vadeli işlemler piyasasında da işlemler yapılabilmektedir. Bu işlemler bazen ticaretteki vade riskini azaltmak için gelecekteki fiyat değişimine karşı yapılan alım-satım imkânını içerirken (hedging) bazen de spekülatif hareketlerden oluşmaktadır. Ama her iki durumda da spot ve vadeli işlemler piyasasındaki fiyat hareketleri birbirini gözeterek uyum içinde değişiklik göstermektedir. Normal şartlar altında da, sözleşme tarihi bitimi yaklaştıkça, vadeli fiyatlar ile spot piyasadaki fiyatların birbirine yakınsaması beklenir.

Contango kelimesi Latince “continuare” sözcüğü ve “-tione” ekinin birleşmesi ile oluşan, (bazı kaynaklara göre de İspanyolca “contengo” kelimesinden gelen, süreklilikte bozulmayı ifade eden bir kavramdır. İlk kullanımı (dictionary.com’a göre) Londra Borsasında, 1853’de, bir menkul kıymet için ödemeyi erteleme ayrıcalığı karşılığı, alıcının satıcıya ödediği bir ücreti ifade etmektedir. Bugünün finansal dünyasında bu tür bir komisyon tarihteki yerini almış olup kavramın ifade ettiği şey (investopedia.com’a göre); bir emtianın vadeli işlem fiyatının beklenen spot piyasa fiyatının ve yakın vadeli teslim fiyatının üzerinde olması durumudur. Bu durum genellikle zaman içerisinde fiyatı yükselmesi beklenen varlıklarda görülmektedir. Oluşan bu fiyat farkı ise alım-satım ile elde edilebilecek bir kâr imkânı (arbitraj) yaratmaktadır. 

Petrolde Nisan ayında yaşananlar

Şimdi bu açıklamaların piyasadaki yansımasını yukarıdaki grafik üzerinde inceleyelim. Grafikte; 1 Ocak – 20 Nisan 2020 tarihleri aralığında Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim olmak üzere 6 farklı vadedeki, West Texas Intermediate (WTI) olarak adlandırılan bir ham petrol sınıfı ya da karışımı ürün için fiyat farkları (spread) gösterilmektedir. Mavi çizgi en yakın vadeli sözleşme için 20 Nisan tarihinde fiyatın varil başına $18,00 seviyesinde olduğunu işaret etmektedir. Takvim açsından da her bir sonraki vade için fiyatlar yukarı doğru açılmakta, makasın diğer ucunu oluşturan Ekim 2020 vadede ise fiyat aynı tarihte $33,00’a uzanmaktadır. Yüzde 85’e yakın bir fiyat farkı ile bu durum süper contango olarak nitelendirilebilir. Grafiğin sağ tarafında işaretlediğim pembe alan ise en yakın iki vade arasındaki farkı göstermektedir ki bu bile oldukça caziptir.

Kaynak: Şant Manukyan – Ham petrol, 2021 Mayıs ve Haziran fiyat farkları

Benzer ilişkiyi Sayın Şant Manukyan, 2021 Mayıs ve Haziran vadeli sözleşmeler için de göstermiştir. Mevcut durumda ise vadeler arası fiyat farkı daha az olduğu için petrolde getiri eğrisi nispeten daha yatay (turuncu eğri) bir görünüm sergilemektedir. Bu da daha piyasalarda şu anda daha sağlıklı bir yapı olduğu kanaati oluşturmaktadır. Daha önceki dönemde ise (yeşil eğri) vadeler arasında yukarıda örnek verdiğim gibi ciddi farklar vardı.

Kaynak: Şant Manukyan – Petrolde getiri eğrisi

Brent petrol işlemlerim

Son olarak benim alım-satım işlemlerim üzerinden bir uygulamaya geçebiliriz. Her ne kadar ben işlemlerimi WTI yerine Brent türü petrol üzerinden gerçekleştirmiş olsam da mantık aynı olup sadece fiyat değerlerinde farklılık vardır.

Dönemin şartlarında $25,00 seviyesini destek kabul ederek alım işlemleri için (1 numara ile gösterilen noktadan) pozisyonlar da açmıştım. Çok kısa sürede yüksek getiriler sağlayan bu pozisyonların bir kısmını da (2 ile işaretledim yerde) kâr alımı ile kapatmıştım. Diğer grafikte de bu işlemlere ve devamına yer verdim. İlk turuncu ok, 30 Mart tarihinin en düşük seviyesi olan $21 civarına yakın noktalarda belirlediğim zararı keserek çıkma noktasıydı. Oysa sistemimi biraz esneterek daha aşağılara kadar tutmaya çalıştım, ancak bir noktada kapatmaya karar verdim. Böylece de ciddi bir zarar yazdım. Sonrası ise $40 seviyelerine kadar bir çıkış tabi. Ama o günlerde fiyatın $10’a inmeyeceğini de bilemezdiniz. O yüzden işin bir de mantık ve psikolojik boyutuna bakalım hızlıca.

2019 sonlarından beri durgunluk endişeleri ile Brent petrol fiyatları zaten $70’dan $55’a çekilmiş, sonra tekrar toparlamıştı. Ancak 2020’nin Mart ayında Covid-19 kaynaklı duran ekonomiler ve çok sert kesilen petrol talebi yanında OPEC + cephesinde arz kısıntısında anlaşılamaması depolama sorunlarını da beraberinde getirmişti. Nisan ayında iyileşmeler görülse de depolama maliyetinin yüksekliği, teminat olarak gösterilen petrol varlıklarındaki yoğun satışlar, teminat tamamlama çağrısı yerine kapatılan pozisyonlar ve Mayıs vadenin sonu geldiği için alım yönünde pozisyon açanları sıkıştırmak için (long squeeze) yapılan spekülatif satışlar nedeniyle 21 Nisan 2020 benim için finansal anlamda kötü bir tarih oldu. 

Psikolojik olarak önce emin olduğunuz ve daha yeni bu kararınız nedeniyle iyi kârlar yazdığınız bir noktada yeni pozisyonları daha rahat açabiliyorsunuz. Ardından işler kötü gitmeye başlayınca bu kez maliyet düşürmek için ilave pozisyonlar açıyorsunuz. İşler daha kötüye gidince zararı kesmek için, şartlardaki spekülatif hareketi okuyarak, biraz daha esnek davranıp düz hesap $20’ın altına giriş yapıyorsunuz. Belki bir iki dolar daha dayanırım diyorsunuz, ama bu kez de vade sonunda pozisyonu öyle ya da böyle kapatıp yeni vadeye geçmek zorunda olduğunuz için işin içine başka sıkıntılar artıyor. Fon ya da hisse senedi olsa tereddütsüz hesabıma güvenir $10’a da inse pozisyonları tutardım. Ama CFD tarzı işlemlerde ve kaldıraç söz konusu olunca zararı sınırlı tutup ilerideki fırsatlara odaklanmak daha akıllıcadır. Çünkü bu iddialaşmanın ne kadar süreceği belli olmaz ve anaparanızı riske atmak çok tehlikelidir. 

Bu iki yazı yatırım işinin; kazanç kadar kayıp riskini de içeren, ciddi bir araştırma, bilgi ve tecrübe birikimi gerektiren ve en önemlisi de karakterinize uygun bir sisteme katı bir şekilde uymanızı mecbur kılan temel yeteneklere sahip olunmasının dahi sizi yüzde 100 koruyamadığını göstermektedir. Kendi adıma riski çeşitlendirerek dağıtmam ve sistemime bağlı kalmam benim kayıplarımı sınırlı tutmuş, diğer pozisyonlardaki kârlarım nedeniyle toplamda yine de artıda kalmamı sağlamıştır. Ama kayıp kayıptır ve insan hatalarından ders almazsa bunları tekrarlamaya mahkûmdur. 

Son bir not da aynı kapsamda neden kimseden yatırım tavsiyesi almayıp kimseye de vermediğimle ilgilidir. Bu işlerin garantisi yoktur ve bir plan yapmak için ön görüde bulunmak  ve tahmin yapmanın piyasaların sonraki hareketinin bilinemez olduğu gerçeğini değiştirmez. Önemli olan neyi neden yaptığınızı bilip başarıların mutluluğunu sürüp hataların sorumluluğunu üstlenebilecek bir yapıda olabilmenizdir.

Kazanç kayıp bu işin doğasında var, ilkinin daha fazla olmasını dilerim.

Ergun UNUTMAZ, 26.07.2020


2 Comments

  • Zeki Özdal

    Ergun Bey, Merhaba

    Sitenizde yayınlamış olduğunuz yazıları dikkatle ve keyifle okuyup incelemeye yeni başladım.
    Uzmanlık alanınızdaki bilgiler – ekonomi, finans – yanında birikimlerinizle, görüşlerinizi, yaşam ve hayata yönelik felsefi yaklaşımlarla süslemeniz benim için çok ama çok değerli. Sizin emtia, borsa, metal vd. gibi yatırım alanlarında birikimlerinizi değerlendirdiğiniz ve bunları da özet olarak bizlerle paylaştığınızı görüyorum.

    Sizden özellikle dış piyasaya yönelik – yabancı borsa hisseleri, emtia – alış satış yapılabilecek mecralar/kurumlar hakkında kısa bir bilgi alabilir miyiz? Biraz yatırım danışmanlığı hizmeti almak gibi geliyor ama; bilgisi, zamanı ve birikimi sınırlı olan bir okurunuz için bilmem uygunsuz bir talepte mi bulundum.

    Saygılar sunarım.
    Zeki ÖZDAL

    • admin

      Merhabalar Zeki Bey,

      öncelikle güzel sözleriniz ve yorumunuz için teşekkür ederim. Sizin de belirttiğiniz gibi öğreniyor, öğrendiklerimi burada bir arşiv şeklinde, ilgisi olanların da faydalanabileceği bir formatta, paylaşıyorum. Aslında kendim için hazırladığım bu notlar ve kısa özetler sizlere de katkı sağlıyorsa ne mutlu.

      Sorunuz kapsamında ise açık ya da gizli kanallarla her hangi bir yatırım aracı ya da aracı kurum hakkında bir tavsiyede bulunmuyor, sadece kendi tecrübelerimi aktarıyorum. Bu bağlamda da Türkiye bazında büyük bankalardan birisi ile çalışıyor yerel işlemlerimi oradan yürütüyorum. Yurt dışı işlemleri ise yurt dışında yaşadığım için Almanya’daki bir banka ile gerçekleştiriyorum. Dolayısı ile bu özel konuda pek yardımım dokunmadığı için kusura bakmayın. Ancak tartışmalardan izlediğim kadarı ile bankaların komisyon oranları 10 binde 20 gibi iken aracı kuruluşlarda bu oran 10 binde 5’in altında galiba. Yurt dışı işlemler açısından da minimum 20-30 USD gibi bir alt sınır olup işlem bazında komisyon oranları 10 binde 20’nin üzerinde diye biliyorum. Masraflar yanında hizmet kalitesi ve güvenceyi de dikkate alan detaylı bir araştırma yürütmek sonrası için kolaylık sağlayacaktır.

      Kazançlı yatırımlar dilerim.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *