Ekonomi Politika Strateji 20
Mart 2021
Søren Kierkegaard’ın sevdiğim bir sözü vardır:
“Hayat, geriye bakarak anlaşılır, fakat ileriye doğru yaşanmak zorundadır.”
Bu sözü hem ekonomik analiz çerçevesinde bir bakış açısını aktaracak şekilde kullandığımdan, hem de Ekonomi Politika Strateji (EPS) yazılarımın bir sloganı hâline geldiğinden bu ifade benim için biraz daha değerlidir. Geçmiş veri setinden çıkarılan anlam ve geleceğe yönelik tahminin önemine yapılan bir vurgudur öne çıkarmak istediğim tema.
Bu raporu ilk defa okuyanlar için EPS raporlarımın, küresel gelişmeleri izleyen, odak noktası olarak da daha ziyade finansal piyasaları ve emtia piyasalarını etkileyen olayları öne çıkaran kişisel bir özet olduğunu belirtmek isterim. Tarafsız bir şekilde, saygın basın kuruluşlarında yer alan haberleri kaynak göstererek not ettiğim bilgilerden oluşan değerlendirmeler, aşağıdaki beş soruya cevap aramaktadır.
Gelişme
Sebep / Sonuç
Beklenti / Strateji
Geçen Ay Neler Oldu?
Neden Oldu?
Bu Ay Neler Olabilir?
.
Hangi Etkileri Meydana Getirdi?
Nasıl Bir Strateji İzlemeli?
Bir yılın üzerinde bir süredir devam eden Covid-19 bütünsel salgını azalıyor, bitiyor, aşı geldi derken bir taraftan da artan olay sayıları ve kayıplar, aşı dağıtımı sorunları ile sevinmek için erken dememize neden oluyor. 3 Nisan tarihi itibarıyla sayıları, kayıpları ve bunların ülkelere göre dağılımını aşağıya ekledim ve durum hiç de iç açıcı değil.
Hatta yeni olay sayılarının önemli bölgelere göre kırılımını gösteren aşağıdaki grafik yedi günlük hareketli ortalamaların geçen aya göre yüzde 50 artış yönünde olduğunu söylüyor. Yazının başlığı da “Henüz Bitmedi” şeklindeydi zaten. Bu nedenle temkinli olmaya; hijyen, mesafe ve sosyal ilişkilerde bir süre daha özen göstermeye devam etmekten yanayım.
Ekonomi cephesine gelirsek: ABD 10 yıllık tahvillerinde faizlerin yükselişe devam ettiği ve yüzde 1,75 seviyelerinin ay sonunda görüldüğü bir çıkış yaşadık. Gerçi enflasyon beklentilerindeki durumu ve bu konuyu daha önce de ele aldığımız için gelişmenin sürpriz olduğu söylenemez. Bununla birlikte FED Başkanı G. Powell’ın açıklamaları da piyasalardaki baskıyı hafifletmeye yetmedi. Açıklamalar, tam istihdam seviyesinin bu sene yakalanmasının zor olduğu, ancak aşılama konusundaki gelişmelere paralel olarak ekonomik aktivitenin ılımlı göründüğü yönündeydi. Para politikasında bir değişiklik içinse bir açıklama gelmedi.
ABD’de yaşanan gelişmeler küresel etkiler de meydana getirdiği için bu ay böyle bir giriş yaptım, ama gelin geçtiğimiz ay yaşanan olayları bir de ülke ve bölge bazında klasik tablomuz üzerinden inceleyelim:
Detay
Sebep – Sonuç
Beklenti – Strateji
ABD
Parasal-Mali genişlemeye dayalı ekonomik toparlanma imalat sanayinde 37 yılın en hızlısı oldu.
Burada baz dönem etkisi de var tabi, ancak yine de işsizlikteki azalma ve küçük işletmelerin tekrar oyuna dönmesi çok olumlu.
Birleşik Krallık
Hazine Bakanı Rishi Sunak aşılama sürecindeki başarıya istinaden ekonomideki geri dönüşün güçlü olacağını belirtti.
Benzer şekilde önceki veri çok kötü olduğu için çıkış gerçekten de yüksek olabilir. Bununla birlikte aşı konusunda Sunak’ın haklı olabileceğini düşünüyorum.
Avrupa Birliği
İçerde uygulanan aşıdan daha fazlasının ihraç edildiğinin ortaya çıkması sıkıntı yarattı.
Aşılama sürecinin uzaması küçük işletmeler için sorunların büyümesi anlamına gelirken bu haber kapanmalara yönelik tepkileri de arttırdı.
Almanya
ABD, Çin ile yaşadığı çekişmede kendisine ortak ararken Merkel, ABD ile Çin arasında bir seçim yapmaktan kaçınacağını belirtti.
AB içindeki ülkelerin siyasi, ekonomik farklı çıkarları olsa da Merkel’in yatırımlar ve ticaret konusuda pragmatik bir çözümden yana olduğunu düşünüyorum.
Japonya
Olimpiyatlardan Merkez Bankasının (BoJ) kararlarına aslında Japonya için bu ay yazacak çok şey var, ama bu sınırlı alanda farklı bir konuya değinmek istedim.
Geçen ay çip üretimindeki sıkıntıyı ve otomotiv sektörü başta olmak üzere durma noktasına gelen üretime dikkat çekmiştim. Renesas Electronics, Japonya ve çip satışlarına ilişkin aşağıdaki dağılımı faydalı buldum.
Rusya
Donbas ve Kırım konusunda gerilim giderek tırmanıyor ve bölgedeki askeri yığılma endişe yaratıyor.
ABD adına Joe Biden, Rusya’nın saldırgan tutumuna karşı Ukrayna’nın yanında olduklarını söyledi.
Türkiye
Ekonomik toparlanmada iyiye işaretler yanında cari açık, bütçe açığı ve finansal risklerin yönetimi izlenirken göreve yeni getirilen TCMB Başkanının da görevden alınması içerde ve dışarda şok etkisi yarattı.
5 yıllık CDS (kredi temerrüt takası) primi sert yükselişle 462 puana geldi.
Tam “güven” kazanılmış enflasyonla mücadele konusunda gerekenlerin yapılacağı beklentisi oluşmuşken her şey bir anda değişti. Çünkü bu, artık sadece bir yönetici değişikliği olarak görülmüyor. Hayırlısı olsun diyelim.
Riskleri azaltmak yönündeki tercihlerle 640 puan seviyesini gören CDS primi 285 puana kadar gerilemişti.
Çin
Sanayi, hizmetler ve inşaat sektörlerindeki pozitif aktivite ile Çin, Mart ayını güçlü bir şekilde tamamladı.
Her ne kadar mevsimsellik etkisi söz konusu olsa da içeride ve dışarıda talebin kuvvetli olduğu söylenebilir.
Diğer
OPEC toplantısında ekonomik toparlanmaya inanç ifade edildi ve önümüzdeki aylarda petrol üretiminin tedrici olarak arttırılacağı belirtildi.
Süveyş Kanalında sıkışıp kalan Ever Given ile Mart ayını geride bıraktık. Dünya ticaretinin yüzde 12’sinin geçtiği kanal günlerce kapalı kaldı. Mısır hükümeti ise 1 milyar dolar tazminat talep etmeyi planlıyor.
Hava yolları başta olmak üzere sanayideki canlanmaya ve aşılamadaki sürece güvenerek yapılan bu açıklama makul görünse de benim toparlanmanın hızına yönelik şüphelerim devam ediyor.
Geçen ay Mars’a seyahat ile kapatmıştık bu ay kepçe ile 400 metrelik gemiyi kurtarma görüntüsünü ve astronomik talebi birleştirmeyi size bırakıyorum.
Ergun UNUTMAZ, 03.04.2021