Book Reviews

Fon

Mahfi EĞİLMEZ


“Kara gömülen ceset yazın ortaya çıkar.”


Ekonomi ve maliye alanındaki kitapları; toplumsal konuları neden sonuç ilişkisi çerçevesinde inceleyen blog yazıları, makaleleri ve yorumlarıyla Dr. Mahfi Eğilmez’i zaten büyük bir kesim tanıyor. İş hayatına dair anı kategorisi ve Hitit kültürü üzerine çalışmalarına ek olarak Mahfi Hoca’nın polisiye gerilim türü şeklinde sınıflandırılabileceğimiz kitaplarıysa ayrı bir tattadır. Farklı dallarda beğenilen eserler üretmek, içerik ve mesajı başka bir kurgu ve yöntemle sunmak çok başka bir yetkinlik. Beğenerek okuyor, öğreniyor; kitapların ve yazıların devamını diliyorum. 🙏🏻

Kitap inceleme köşesinde bugün Inferis ve Sahte Sultan romanlarının tamamlayıcısı, üçlemenin son kitabı Fon üzerine notlarımı aktaracağım.



Hazır türlerden bahsetmişken daha önce polisiye gerilim türünde sınıflandırdığımız bu kitaplar hakkında Mahfi Hoca’nın notuna yer vermekte fayda var.

Klasik polisiye öyküler suç ve suçluyla uğraşan, suçun ve suçlunun gerisindeki toplumsal olaylarla, sosyolojik ve hukuki çözümlemelerle fazlaca ilgilenmeyen öykülerdir. Burada amaç, okuru dedektifin yerine geçirerek suçu ve suçluyu bulmaya çalışmaya özendirmektir. Kara roman ise tam tersine suç ve suçluyu bulmaya yönelmek yerine, arka plandaki sosyolojik ve hukuki olayları öne çıkararak okurun, toplumsal sorunlara odaklanmasını amaçlar.”

Çünkü bu romanlarda geçen olayların ve kişilerin gerçekle ilgisi olmasa ve bunlar yazarın hayal gücünü yansıtsa da bir yönden de bu olaylar, içinde yaşadığımız toplumun şartlarıyla şekillenmektedirler ve bu yüzden de üçleme kara romana yakınsamaktadır.


Kitaba gelirsek, herkesin okuma hızı, ortamı ve alışkanlıkları farklıdır, ancak 280 sayfalık içerik bir günde bitecek şekilde akıcı hazırlanmış diyebilirim. Yazım hatası, anlatım bozukluğu ve yabancı kelime kullanımı yok denilecek kadar az. Gerek çeviri gerekse özgün metinlerde sıkça karşılaştığım özensizliğin yaygınlığı nedeniyle bu güzel örneği de ayrıca belirtmek istedim. Kapak tasarımı konuyla ve bir önceki kitapla örtüştüğü için bence başarılı. Sahte Sultan tablosundaki gözlerin burada da yer alması ayrıca nefis bir detay. Belki kar ve güneşli bir manzara resmiyle başlayıp kuzgun son kareye alınsa tema çok daha güçlü vurgulanabilirdi. Yine de güzel olmuş, emeği geçenlere bu vesileyle teşekkür ederim.

Roman olduğu için klasik bir içindekiler dizini bulunmuyor ama mevsimlerden oluşan dört bölümlü yapı ilginç olduğu kadar kurguyla müthiş bütünleşmiş. Başlangıç kısmında; birikimlerini değelendirmek isteyen, kazanç fırsatı arayan ya da şartların gereği elindeki finans kapitali Fon‘a yönlendiren kişilerin hikâyeleriyle Slalom Fonu tanıtılıyor. İlkbahar bölümündeyse olay kahramanlarının Fon’a katılmaktan duyduğu sevinç, ponzi sisteminin parlak dönemi ve güzel günler var. Önceki kitaplardan tanıdığımız karakterler de romana bu noktadan itibaren dahil olmaya başlıyor. Yaz bölümünde sıcaklık artarken kısa yoldan zengin olma hayalleri ve bilgi eksikliği yanında kirli işlerin ağları da örülüyor. Nasıl yatırım yapılacağı tabii ki bu kitabın konusu değil, ama nasıl yapılmayacağı, başkasının sözüyle bir işe girişmenin kötü sonuçları yeterince açık şekilde gösteriliyor. Sonbahar ise doğal olarak yaprak dökümü ve uğultuların yükselmeye başladığı süreci güzel bir şekilde işlemiş. Aslında sektörel ve ürün çeşitlendirmesi doğru olsa da kripto varlıkların yüksek oynaklığı ve genel olarak da yatırım yaparken yeterince incelenmeyen şeffaflık, sistemin işleyişi ve riskleri önemli konular. Kış. Evet şimdiye kadar kâr temel motivasyondu ama kış deyince kar ve karın tüm kiri ve pisliği örtmesi de işin başka bir yönü. Tehdit, cinayet, intihar kadar yolsuzluk, dolandırıcılık ve kirli bağlantılar da elbet güneş doğup karlar eriyince ortaya çıkar. Yine küçük bir katkı olarak, metin içinde klasik eserlere yapılan göndermelerde Moonlight Sonata yanında Vivaldi – Four Seasons kompozisyonu daha yukarı çekebilirdi. 😉 👍🏻


Siyaset, inançlar, ekonomi ve rant ilişkisi dünyanın her yerinde maalesef yozlaşma ve çıkar çatışmalarına fazlasıyla açık. Kurumsal yapıların güçsüz, ahlaki değerlerin zayıf, eğitim sisteminin yetersiz, araştırma kültürünün düşük olduğu yerlerde isimler, olaylar değişse de hikâye hep aynıdır. Bunların üzerine bir de kısa yoldan ve zahmetsizce zengin olma hayalleri eklenince tablo daha da kötüleşmektedir.

Okuması keyifli ve öğretici yönleri olan bu roman, umarım toplumsal sorunlara, adaletin zedelenmesine, insanların yaklaşımlarına dikkat çekme konusunda hedeflerine ulaşır.

Her ne kadar üç kitap da kendi başına okunup anlaşılacak nitelikte kaleme alınmış olsa da bazı karakterlerin ve olayların bütünselliği yanında, romanda yollarımızın kesiştiği olay kahramanları, akıp geçen zamanda acaba şimdi ne yapıyor diye düşünenler için sırayla okumanın daha büyük bir keyif vereceği görüşündeyim. Bu kitaplar için notlarım bağlantılardadır.

Keyifli okumalar dilerim.

“Güneş, ay ve gerçekler uzun süre saklanamaz.”
“Dünya yıkılacak olsa bile adalet yerini bulmalıdır.”
“Kara gömülen ceset yazın ortaya çıkar.”

Ergun UNUTMAZ, 20.10.2023



FON – Dr. Mahfi EĞİLMEZ, Remzi Kitabevi, İstanbul, Birinci Basım, Haziran 2023.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *