Portföy Durumu – 2020/q3
Oldukça yoğun geçen bir senenin üçüncü çeyreğini de bitirdik ve sıra eylemlerin raporlanmasına geldi. Dönem başında yapılan durum değerlendirmesi, planların gerçekleştirilmesine yönelik eylemler, değişen koşullara ve beklenmedik olaylara yönelik esnek adımlar ve sonuçların karşılaştırılması; son olarak bir de bunların internet ortamına aktarılması var tabi. Bundan bir önceki yazımda Satranç Performansımı incelemeye almıştım. Bugün de biraz gecikmeli de olsa son çeyreğe ilişkin finansal raporum hazır ve hemen portföy detaylarına geçebiliriz.

Kişisel risk-getiri tercihlerim çerçevesinde yönettiğim bireysel portföyüme ilişkin geçmiş raporları okumadıysanız öncelikle Portföy Durumu 2020/q2 ve daha eski raporlara hızlıca bakarak bu raporları yazmamdaki amacı ve portföyün gelişimini yakından takip edebilirsiniz.

Portföy Dağılımı 2020/q3
Yukarıda yer alan Grafik 1’i 2020/q2 ile karşılaştırdığımızda: Sermaye piyasalarına ayrılan kaynakların ikinci çeyreğin sonunda yüzde 43 seviyesinden üçüncü çeyrek sonunda yüzde 60 seviyesine çıktığı görülmektedir. Bu artışın arka planında hisse senetlerinin yüzde 43’ten yüzde 56 oranına yükseltilmesi yanında Türkiye’de yapmış olduğum Eurobond alımları da etkili olmuştur. Bu da FX pozisyondaki yüzde 11’den yüzde 1’e olan değişimi ve para piyasalarına ayırdığım kaynaktaki düşüşü açıklamaktadır.
Bono-Tahvil-Eurobond yazı serisi ve Bileşik Getirinin Gücü yazıları üçüncü çeyrekte kaleme aldığım çalışmalar arasında en çok okunan yazılar olduğu gibi aynı zamanda portföy yönetimimde bu konudaki görüşlerimi de içermektedir. TL varlıklarda iyi bir getiri elde ettiğim hâlde Türk lirasındaki değer kaybı nedeniyle reel olarak eksi bakiyede kaldığımı daha önce belirttiğim için tekrar bunun üzerine yoğunlaşmayacağım, ancak Eurobond alımlarının bu kapsamda düşünülmesi gerektiğinin altını çizmekte yarar var. Hatta Eylül ayında ilk Eurobond kupon ödemesi de hesabıma geçti. Bir nevi temettü benzeri bu nakit akışı tekrar yatırıma dönüştü.
İki çeyrek arasında dikkat çeken bir diğer değişim ise emtia piyasalarında altın üzerine yaptığım işlemler olmuştur. 331,078 maliyetle portföye eklemiş olduğum gram altını (ons bazında 2.068 USD zirvesi dönüşünde 1.960 USD seviyesinden) 481,479 TL fiyatı üzerinden nakte çevirdim. Genel olarak altın ve gümüş için yön beklentimin yukarı olduğunu, ancak bir düzeltme gelebileceğini düşündüğümü de yazmıştım. Buradan gelen nakti yukarıda aktardığım gibi hisse senetlerine yönlendirdim. Böylece emtia payı yüzde 11’den yüzde 6’ya düşmüş bulunmaktadır. Ancak bu bölümü tekrar güçlendirmeyi planlıyor, ilave olarak da platinyum için testler yürütüyorum.
Son olarak türev ürünlere ayırdığım payın yüzde 11’den yüzde 24’e çıkmasının gerekçesi ise daha çok TL varlıklardaki değer erimesine karşı koruma amaçlı yaptığım VİOP işlemleri ile yurt dışı piyasalarda çeşitli enstrümanlarla yürüttüğüm alım-satım işlemleridir. Ancak bu işlemlerin şimdilik sadece zarar bakiyesini yükselttiğini de eklemeliyim. Burası daha dikkatli olunması gereken bir alandır.

Hisse senetlerinin dağılımı ise bu çeyrekte en yüksek sayıya ulaşmıştır. Bunda daha önce (Mart ayında) portföye eklediğim hisselerden bazılarının hızlı değerlenmesi nedeniyle portföyden çıkarılması etkili olmuştur. Hava yolları hisseleri mesela bu kapsamdadır. Bu sektörde sorunların devam edeceği kanaatindeyim, ama yine de bunları tekrardan portföye kademeli olarak katmayı uygun buldum. Dolayısı ile bunun mantıktan ziyade duygusal yönü ağır basan bir yaklaşım olduğunu belirtmeliyim. Bunların dışında, bazı yönlerden olumlu bulduğum birkaç diğer hisseyi de portföye eklemeye karar verdim. Ayrıca burada yer alan hisselerin bazılarını kısa süreli alım-satım için dikkate alırken bazılarını uzun süreli yatırım için değerlendiriyorum.
Bir parantez de SODA için açmakta fayda var. Birleşme sürecini en başından beri İngilizce olarak ve adım adım gelişmeleri güncelleyerek About Şişecam Merger başlığı altında paylaşmıştım. 1 Ekim tarihi itibarıyla birleşme kapsamındaki şirketler ŞİŞE olarak dönüşümünü tamamlamış bulunmaktadır. En beğendiğim şirketlerden birisi olan SODA için bu bağlamda ismini son bir kere daha dağılımda bu hâliyle bıraktım. Hayırlısı olsun.
Biraz gündem dışı olacak belki, ama üçüncü çeyrekte portföy yönetimime etki eden bir diğer gelişme de (kişisel bakış açımla) kripto paraları spekülatif statüden potansiyel yatırım aracı statüsüne almam oldu. Bu konuda Bitcoin Üzerine başlığı ile hazırladığım yazı belki ilginizi çekebilir. İlerleyen günlerde bu konudaki bilgi birikimimi de arttırmayı planlıyorum.
Herkese kazançlı yatırımlar dilerim.
Ergun UNUTMAZ, 04.10.2020
YASAL UYARI : Bu blogda, internet sitemde ve yazılarımda yer alan bilgiler kişisel bir özet ve bilgi seti oluşturmak; portföy yönetimi kapsamında ve finansal okuryazarlık alanında katkı sağlamak amacıyla hazırlanmış olup hiçbir şekilde para ve sermaye piyasalarında alım satım işlemleri gerçekleştirenler için bir yatırım tavsiyesi veya danışmanlık hizmeti teşkil etmemektedir.
Yukarıda sahip olduğumu belirttiğim hisse senetleri ve finansal varlıklar piyasa bağlamında çok düşük miktarlara karşılık gelmekte olup kişisel görüşlerim piyasada oluşan fiyatlara etkisi olmayacak derecede önemsizdir. Ayrıca herhangi bir kurum, kuruluş ya da kişi ile maddi-manevi ilişkim ya da çıkarım bulunmamaktadır. Yatırım kararlarınızı, riski ve sorumluluğu kendinize ait olacak şekilde almanız gerektiğini ya da finansal danışmanınıza başvurmanızın hukuki bir zorunluluk olduğunu hatırlatmak isterim.